Yapılan araştırmalar bol miktarda balık yağı almak, beyin hücrelerini yok eden, bağışıklığı azaltarak hücrelere zarar veren bir iltihaplaşmanın başlamasına neden olan ve sinir iletkenlerinin davranış değiştiren serbest köklerin yenilmesini sağlar ve beyin hücrelerinin kendi temel fiziksel yapılarını değiştirir.
Nasıl oluyor da balığın içindeki benzersiz yağ, beyin üzerinde bu kadar büyük etkiye sahip olabiliyor?
Özellikle çok şaşırtıcı ve önemli olan ise, beyin hücrelerinin zarlarındaki yağ bileşimi değişiminin beyninizi nasıl etkilediği. Her bir beyin hücresi, bu hücrelerin uzun ve sinirli dalları ve sinir hücrelerine giden lifleri, sinyaller göndermek yoluyla mekanizmaları harekete geçirmek, yani zarın içinde bulunan alıcıları uyararak istenmeyen davetsiz misafirleri uzak tutan ve hücrenin iç işleyişini kontrol eden narin bir zarla kaplıdır. Aslında, bu zar iki moleküllü tabakasından (fosfolipitler) oluşur ve zarın esnekliği yağın yoğunluğuna bağlıdır. Eğer yağ, domuz yağı gibi katıysa, zar koyudur ve esnek değildir, eğer zar balık yağı gibi akışkansa, zar yumuşak ve esnektir.
Beynin hücre zarları, beynin iletişim mucizelerini gerektiği şekilde yerine getirebilmek için, esnek ve sürekli olarak akışkan olmak zorundadırlar. Bu, özellikle eyin hücrelerinin sinapsisleri için geçerli. Sinyallerin bir hücreden diğerine geçtiği bu ”sinaptik boşluklar”, beynin insanı şaşkına düşüren güç kaynaklarıdırlar. Beyin hücrelerinde bulunan iletim merkezlerinin ya da sinapsislerin sayısı ne kadar fazla ve bunlar arasındaki iletişim ne kadar düzgün olursa, beyniniz o kadar iyi çalışır.
Üstelik sinaptik bağlantıların sayısı ve kalitesi, zekayı ve beynin üst çalışma noktasını, toplam beyin hücre sayısının yaptığından daha fazla belirliyor. Omega-3 balık yağı, özellikle DHA (docosahexaenole asit) denilen bölüm, sinaptik iletişim merkezlerini kuran maddedir. DHA tipi omega-3 balık yağı olmadan, beyninizin potansiyelini arttırmak için daha fazla sinapsis, sinir hücresine giden lif ya da alıcı yaratamazsınız.
Balık yağının ruh halini ve davranışlar etkileme yollarından bir tanesi de, beyindeki kendimizi iyi hissetmemizi sağlayan bir sinir iletkeni olan serotonin düzeyini yükseltmek. Beynindeki ve kanındaki serotonin düzeyi düşük olan birçok insanın moralinin sürekli bozuk olduğu, intihar etme riskinin yüksek olduğu, suç işleme eğiliminde olduğu, örneğin, kasıtsız cinayetler işlemeye ve yangın çıkarmaya daha eğilimli olduğu belgelendi.
Kanıtlar, balık yağının, insanın kendisini iyi hissetmesini sağlama özelliği ile bilinen bir sinir iletkeni olan serotonin önemli bir madde olduğu biliniyor. Kısaca eğer serotonin oranınız daha yüksek olursa, daha az depresif, daha az tepkisel ve intihara daha az eğilimli olursunuz.