ŞİZOTİPAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU
Şizotipal kişilik bozukluğu olanların temel inançları kusurlu ve eksik olduklarıdır. Diğer insanların tehlikeli olduğunu düşünürler.
Bu kişilik bozukluğu şizofrenide kalıtım araştırmaları sırasında son yıllarda tanımlanmıştır. Şizotipal kişilik bozukluğu, bilişsel ve algısal çarpıklıklar, sosyal ve kişilerarası ilişkilerde yetersizlikler ve davranış gariplikleri ile belirli bir bozukluktur. Şizotipal kişilik bozukluğu olan hastalar, garip davranış ve düşünceleri olan egzantrik görünümlü kişilerdir.Bunlar şizoid kişilik bozukluğu ndan daha ağır ve şizofreni ile şizoid kişilik bozukluğu arasında bir tablo gösterirler.
Şizotipal kişilik bozukluğu veya şizotipal bozukluk, şiddetli sosyal anksiyete, düşünce bozukluğu, paranoid düşünceler, derealizasyon, geçici psikoz ve çoğu zaman sıradışı inançlar ile karakterize zihinsel bir bozuklukları olan kişilerdir.. Bu bozukluğu olan insanlar, insanlarla yakın ilişkiler kurmakta büyük bir rahatsızlık hissederler, çünkü özellikle akranlarının kendilerine karşı olumsuz düşünceler taşıdıklarını düşünürler, bu yüzden onlarla ilişkilerden kaçınırlar. Tuhaf konuşma tarzları ve garip kıyafet tarzları da bu hastalığın belirtileridir. Şizotipal kişilik bozukluğu olanlar konuşurken garip tepki verebilirler, cevap vermeyebilir veya kendileriyle konuşabilirler.
Durumları sıklıkla tuhaf veya sıradışı bir anlama sahip olarak yorumlarlar; paranormal ve batıl inançlar yaygındır. Garip, değişik bir tip izlenimi bırakırlar.
Düşünce gariplikleri arasında, referans fikirleri, tamamen hastaya özgü, acayip batıl inançlar, telepati ya da altıncı hisse sahip olduğunu düşünme, büyücülük, altıncı his sahibi olduğu ya da ”ruhlar alemi” gibi konulara aşırı bir düşkünlük durumları sayılabilir.
Benzer şekilde falcılık, büyücülük, astroloji ve bu gibi garip inançların hastaya özgü olması ve sosyokültürel normlara uygun olmaması gerekir. yani hastanın yakın çevresi de bu fikirleri, garip ve olağandışı bulmalıdır. Zaman zaman belirgin olmayan algı yanılsamaları olabilir. Hastanın garip düşünceleri doğrultusunda alışılmadık algısal yaşantılar, birtakım illüzyonlar vardır.
Sıklıkla hastanın konuşması da bozuktur. Garip, ne dediği pek anlaşılmayan, aşırı soyut ve dolaylı bir konuşma biçimi sık görülür. Kullandığı kavramlar genellikle açık değildir ve söylemek istediğini iyi anlatamaz.
Ağır stres altında geçici psikoz belirtileri gösterebilirler, fakat belirtiler şizofreni tanısı koymaya yetmez. Borderline kişilik bozukluğu ile ortak birçok özellikleri bulunur ve bazen ayırıcı tanısı yapılamayabilir. Genellikle aşırı bir sosyal anksiyete de görülür.
Gariplik, genellikle hastanın dış görünüşüne ve kendine bakımına da yansır. Pasaklık, özensizlik ve uygunsuz giyim ile makyaj sık görülür.
Şizotipal kişilik bozukluğu şizofreni lerin birinci derece akrabalarında daha sık görülür. Şizofreni ile oldukça fazla bağı olan bir kişilik bozukluğudur. Hatta bazı yazarlara göre; psikotik bulguları olmayan şizofrenidir. diğer yandan, rezidüel şizofreniye de çok benzer.
Şizotipal kişilik bozukluğu olan birey; içinde yaşadığı toplumun ciddi düşünce normları ile oldukça fazla çelişen, hatta o normlara göre “saçma” olarak nitelendirilecek bir düşünce garipliği içindedir.
Şizotipal kişilik bozukluğu olan birey; içinde yaşadığı toplumun ciddi düşünce normları ile oldukça fazla çelişen, hatta o normlara göre “saçma” olarak nitelendirilecek bir düşünce garipliği içindedir.
Etyolojide en önemli neden kalıtım gibi görünmektedir. Şizotipal kişilik bozukluğunun, şizofreni ile akrabalığı yalnızca klinik tablolarının benzerliğinden ibaret değildir.
ABD’de %3 yaygınlık oranında gösterdiği bildirilmiştir.